Banu Alagöz filmi
Belgesel film
Dilek Fabrikası“Bir mum başka bir mumu yaktı diye ışığından hiçbirşey kaybetmez.” Rumi TR, 2015, İngilizce, 42’ Yönetmen&Yapımcı: Banu AlagözEşyapımcı: Yosun Güreli / Par Vizyon Oyuncular : Henry Ositadenma, Yolanthe Cabau Sneijder, Wesley Sneijder Yapımcı :Tamar Zeynep Aşkar Görüntü yönetmeni : Banu Alagöz Yönetmen yardımcısı : Ertan Alagöz Editor: Ertan Velimatti, Alagöz Banu Alagöz Ses: Ertan Velimatti Alagöz, Suvi Elif Alagöz Film İngilizce olup, türkçe altyazılıIstanbul Beyoğlu’nda bulunan St.Antuan İtalyan Katolik Kilisesi’nde dilek dileyen ve mum yakanların dileklerinin gerçek olduğuna inanılır. Bu inanış hergün farklı mezheplerden yüzlerce hristiyan ve müslümanı, zengin ve fakiri, yaşlı ve genci aynı çatı altında buluşturur. Kendileri ve sevdikleri için mum yakıp dilek dileyen bu insanlar, etraflarında renkli, umut dolu ve canlı bir dünya oluştururlar. Çoğunluğunu müslümanların oluşturduğu Türkiye’de bu kadar çok sayıda mumu tedarik edebilmek için kilise mumlarını kendi bünyesinde barındırdığı bir mum odasında üretmektedir. Bu üretim sürecinde içeride kullanılmış olan mumların son kısımları toplanır, büyük bir kazanda eritilerek yeni dileklerde kullanılmak üzere yeni mumlar haline getirilir. Bu mumlar kilisenin yardım gelirlerini oluşturur. Henry 24 yaşında, Tarlabaşı’nda yaşayan bir Nijerya’lıdır. Hafta içi tekstil ürünleri almak için Laleli’ye gelenleri gezdiren Henry, Pazar günleri kilisedeki ayinde gönüllü olarak çalışmaktadır. Sekiz kardeşin en büyüğü olan Henry’nin en büyük dileği profesyonel bir futbolcu olmak, böylece elde edeceği zenginlik ve erişim ile kendi gibi öksüz çocuklara yardım etmektir. Fatih Belediyespor’da Afrikalıların olduğu bir amatör ligde futbol oynayan Henry bir evin bodrum katında, bazen günde sadece bir ekmek yiyerek yaşamaktadır. Tüm gücünü başkalarına yardım etmekten ve kiliseye yaptığı günlük ziyaretlerinden alır. Tanrıdan sonra onu hayatta tutan en önemli şey, futboldur. 29 yaşındaki aktris ve tasarımcı Yolanthe, Galatasaray Spor Klübü’nde futbol oynayan kocası Wesley Sneijder ile birlikte İstanbul’da lüks bir rezidansta yaşamaktadır. Dışarıdan çok hızlı ve şaşaalı görünen hayatının içerisinde Yolanthe dengesini katolik bir hristiyan olarak hergün yaptığı dualar ve başkalarına, özellikle de kendisi kadar şanslı olmayan çocuklara yaptığı yardımlar sayesinde korur. Uluslararası yardım kuruluşu olan Follow Your Heart – Kalbini Takip Et adlı vakfın kurucusu olan Yolanthe çocukların acı çekmesini ve kullanılmasını önlemek amacıyla tüm dünyada çalışmalar yapmaktadır. Kendi ismi ve tasarımlarını kullanarak elde ettiği gelirleri tekrar yardım amacıyla kullanmakta ve bu şekilde bir geri dönüşüm ve sürdürebilirlik yaratmaktadır. Noel döneminde Yolanthe St.Antuan katolik kilisesini ziyaret eder ve bir dilekte bulunur. Sevginin her sorunun cevabı olduğuna inanan Yolanthe insanların din ayrımlarının ötesinde buluşmasını ve daha az çocuğun acı çekmesini dilemektedir. Yüzlerce insanın izlediği noel ayininde Wesley ve Yolanthe aileleriyle St.Antuan kilisesine gelir. Henry bu özel günde yine sahnedeki yerini almıştır.