Bu sitede (gerekli) teknik ve analitik çerezler kullanılmaktadır.
Göz atmaya devam ederek çerez kullanımını kabul etmiş olursunuz.

İzmir Uluslararası Edebiyat ve Film Festivali

15032024_115659_0

İstanbul İtalyan Kültür Merkezi, İzmir İtalyan Konsolosluğu ile işbirliği içinde bu yıl ikincisi düzenlenen İzmir Uluslararası Edebiyat ve Film Festivali’ne katılıyor. Festivalde iki İtalyan filmi yer alıyor. Edoardo De Angelis’in yönettiği Comandante ve Giorgio Diritti’nin yönettiği Lubo.

 

20 Nisan saat 19:00

Casa d’Italia IZMIR

KOMUTAN

Regia  Yönetmen  Edoardo De Angelis

İkinci Dünya Savaşı’nın başında Salvatore Todaro, Regia Marina’ya bağlı Cappellini denizaltısına komuta ediyordu. Ekim 1940’ta Atlantik’te seyrederken, daha sonra Belçika uyruklu olduğu ortaya çıkan ve aniden denizaltıya ve İtalyan mürettebata ateş açan Kabalo adlı bir ticaret gemisinin silueti gecenin karanlığında aniden belirir. Todaro’nun düşman gemisini top atışlarıyla batırdığı kısa ama şiddetli bir savaş patlak verir. İşte bu noktada komutan tarihe geçecek bir karar verir: Okyanusun ortasında boğulmaya mahkum olan yirmi altı Belçikalı kazazede denizciyi kurtarmak ve deniz hukukunun gerektirdiği şekilde onları en yakın güvenli limanda karaya çıkarmak. Onları gemiye almak için üç gün boyunca denizde ilerlerken, düşman kuvvetlerinin hedefi haline gelir ve hem kendi hem de adamlarının hayatını riske atar. Azor Adaları’ndaki Santa Maria Körfezi’nde karaya çıkan Kabalo’nun kaptanı, kendi komutanlığının direktiflerine karşı gelerek neden böyle bir riske girdiğini sorduğunda, Salvatore Todaro onu bir efsane haline getiren şu sözlerle yanıtlar: ‘Diğerlerinin arkasında benim gibi iki bin yıllık bir medeniyet yok”.

 

25 Nisan saat 19:00

Casa d’Italia IZMIR

LUBO

Regia Yönetmen Giorgio Diritti

Lubo bir göçebe, bir sokak sanatçısıdır ve 1939’da Alman işgali riskine karşı ulusal sınırları korumak için İsviçre ordusuna çağrılır. Kısa bir süre sonra, sokak çocukları için ulusal yeniden eğitim programı (Hilfswerk für die Kinder der Landstrasse) uyarınca çingene oldukları için ailelerinden alınan üç küçük çocuğunun jandarmalar tarafından alınmasını engellemeye çalışırken karısının öldüğünü öğrenir. Lubo, çocuklarını bulana ve kendi hikayesi ve onun gibi farklı olan herkes için adaleti sağlayana kadar huzura ulaşmayacağının farkındadır.

Daha fazla bilgi: https://www.izmir.bel.tr/tr/Haberler/2-izmir-uluslararasi-edebiyat-sinema-bulusmasi-basliyor/50008/156